Madeni Yağ Genel Bilgiler
MOTOR YAĞLARI SINIFLANDIRILMASI
Otomotiv yağlarının sınıflandırılması, çeşitli kuruluşlar tarafından yapılmış ve yağlara uygulanan test numaralarının önünde, bu kuruluşların isimlerinin baş harfleri kullanılmıştır. Bu sınıflar, yağın performansını belirler. Bu kısaltmaların açılımları şu şekildedir:
SAE: Amerikan Otomotiv Mühendisleri Birliği
API : Amerikan Petrol Enstitüsü
ILSAC: Uluslar arası Yağ Standartları ve Onay Komitesi
ACEA: Avrupa Otomobil İmalatçıları Birliği
MIL: ABD Ordusu Yağ Spesifikasyonları
JASO: Japon Otomobil Standartları Organizasyonu.
MOTOR YAĞLARI ACEA SINIFI
A1/B1 Hafif araçların dizel ve benzinli motorlarına yönelik düşük viskozite ve sürtünme değerleri sayesinde yakıt ekonomisi sağlayan yağlardır. A1/B1 yağlarının kullanımına bazı motorlarda izin verilmemektedir.
A2/B2 normal kullanım ve normal değiştirme aralıklarına yöneliktir. Bu sınıflandırmaya genelde eski araçlarda rastlanır. A3/B3 sınıfı yağlar ile değiştirilebilir.
A3/B3 Motor üreticilerinin daha uzun yağ değiştirme aralığı belirttiği binek araçların benzinli ve dizel motorlarına yönelik yağlar .
A3/B4 A3/B3 sınıfına benzerdir ancak doğrudan enjeksiyonlu dizel motorların ek gereklilikleri de değerlendirilmiştir. Ayrıca, A3/ B3’un altında tanımlı uygulamalara uygundur.
A5/B5 Uzun yağ değiştirme aralıkları için düşük sürtünmeli ve düşük viskoziteli yağlar.
BENZİNLİ MOTOR YAĞLARI API KALİTE SINIFLANDIRMASI
Yağlar, American Petroleum Institute (API) tarafından, performanslarına göre 1960’larda sınıflandırılmıştır. Buna göre motor yağları; Benzinli motorlar için “S”, dizel motorlar için “C” olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Her grup kendi içinde, gelişen motor teknolojisine göre A, B, C gibi harflerle sınıflandırılmıştır.
SA | Katıksız mineral yağ. Katıklı yağ gerektirmeyen eski motorlar için önerilir. |
SB | Deterjan katık içermeyen, az miktarda oksidasyonu ve yatak orozyonunu önleyen katık içeren yağ. Araç üreticisi tarafından önerildiğinde kullanılmalıdır. |
SC | 1964 – 1967 model taşıt araçlarının gereksinimleri için düzenlenmiş, aşınma, oksidasyon, pas ve korozyon önleyen, depozit kontrolü sağlayan benzinli motor yağı. |
SD | 1968 – 1970 model taşıt araçlarının gereksinimleri için düzenlenmiş, SC’den daha üstün aşınma, oksidasyon, pas, korozyon önleyen ve depozit kontrolü sağlayan motor yağı. SC seviyesinden daha dayanıklıdır. |
SE | 1971 – 1979 model taşıt araçlarının gereksinimleri için düzenlenmiştir. SD’den daha iyi aşınma, oksidasyon, pas, korozyon önleyen ve depozit kontrolü sağlayan benzinli motor yağı. |
SF | Amerikan otomobil imalatçıları 1980 yılı garanti testlerinden geçen, SE performansına ek olarak daha iyi aşınma ve oksidasyon önleyen, daha iyi depozit kontrolü sağlayan benzinli motor yağı. |
SG | Amerikan otomobil imalatçıları 1989 yılı garanti testlerinden geçen, SF performansına ek olarak daha iyi aşınma ve oksidasyon önleyen, daha iyi depozit kontrolü sağlayan benzinli motor yağı. API’nın CC dizel motor yağı kategorisini de karşılar. SG kategorisindeki yağlar, API SE, SF, SF/CC. SE/CC kategori yağları tavsiye eden motorlarda da kullanılabilir. |
SH | Amerikan otomobil imalatçıları 1994 yılı garanti testlerinden geçen, SG performansına ek olarak testleri ve üretimi CMA (Chemical Manufacturers Association) ürün onay koduna uygun üretilen benzinli motor yağı. |
SJ | 1997 yılında çıkarılmış benzinli motor araçlarının gereksinimleri için düzenlenmiştir. SH performansına ek olarak daha az uçucu, katalistlerle daha fazla uyumlu, düşük sıcaklık özellikleri daha yüksek olan benzinli motor yağı. |
SL | 1 Temmuz 2001 tarihinde çıkarılmış, 2002’de üretilen motorların gereksinimleri için düzenlenmiş benzinli motor yağı kategorisi. Daha önce üretilmiş araçlarda da kullanılabilir. Yüksek sıcaklıkta daha iyi depozit kontrolü ve düşük yağ tüketimi sağlayan benzinli motor yağı. |
SM | Kasım 2004 tarihinde çıkarılmış benzinli motor yağı kategorisi. SL’ye göre daha iyi motor temizliği, düşük çalışma sıcaklığında yüksek performans, daha az aşınma sağlama, uzun yağ değişim aralığı ve antioksidan özelliği taşır. |
DİZEL MOTOR YAĞLARI KALİTE SINIFLANDIRMASI
CA | 1940 yılında yayınlanan, korozyon ve depozit oluşumunu önleyen, düşük kükürtlü yakıtla çalışan, hafif ve orta güçlü, doğal emişli dizel motor yağı. |
CB | Hafif ve orta şartlarda çalışan dizel motor gereksinimleri için 1949 yılında yayınlanan kategori. CA kategorisinden daha iyi aşınma ve depozit oluşumuna karşı koruma sağlar. |
CD | 1955 yılında yayınlanmış, aşınma ve depozit kontrolünün yüksek olduğu kategori. Kükürt oranı yüksek yakıtla çalışan, turbo ve süperşajlı, doğal emişIi dizel motorlar için geliştirilmiş yağ. Yüksek sıcaklıklarda depozit oluşumuna ve yatak korozyonuna karşı koruyucudur. |
CC | 1961 yılında yayınlanan orta ve ağır şartlarda çalışan turbo şarjlı ve süperşarjlı, doğal emişli dizel motorlu araçların gereksinimlerini karşılayan kategori. Aşınma, pas, korozyonu önler ve depozit kontrolü yapar. MIL-L-2104 B ve 46152 B testlerinden geçer. |
CD-II | İki zamanlı dizel motorların ihtiyaçlarına cevap veren, aynı zamanda API CD kategorisine de uygun dizel motor yağı. 1985 yılında revize edilmiştir. |
CE | 1983 yılında yayınlanan, ağır hizmet, turbo şarjlı ve süperşarjlı, düşük devir-ağır yük ve yüksek devir-ağır yük şartlarında çalışan dizel motorları için geliştirilmiş seviyedir. Yağ eksilmesine, depozit oluşumuna ve aşınmaya karşı CD seviyesinden daha etkili koruma sağlar. |
CF | 1994 yılında yayınlanan, yüksek kükürtlü yakıt kullanılan indirekt enjeksiyonlu turboşajlı ve süperşarjlı dizeller için geliştirilmiştir. CD’ye göre daha yüksek piston depozit kontrolü ve yatak korozyonu önleme özelliği vardır. |
CF-4 | 1990 yılında uygulamaya konulan, CE performansına ek olarak daha az depozit oluşumu ve yağ tüketimi sağlayan seviyedir. Ağır hizmet turbo şarjlı ve süperşarjIı düşük devir-ağır yük ve yüksek devir-ağır yük şartlarında çalışan dizel motor yağı. |
CF-2 | 1994 yılında yayınlanan CF performans gereksinimlerine ek olarak iki zamanlı dizel motorlarda silindir ve segman aşınması ile depozit oluşumunu daha iyi önleyen motor yağı. |
CG-4 | 1994 yılında yayınlanan Ağır Hizmet Motor Servis kategorisidir. CF-4’e göre daha yüksek piston depozit kontrolü, daha az karbon birikimi sağlar. Yüksek devirli, düşük kükürt oranına sahip yakıt kullanılan dört zamanlı, direkt enjeksiyonlu, turbo şarjlı, hem karayolunda hem arazide kullanılan ağır hizmet dizel motorların gereksinimlerini karşılayan kategori. |
CH-4 | 1 Aralık 1998’de yayınlanan, egzoz emisyon standartlarını karşılayan, 4 zamanlı motorlarda kullanılan dizel motor yağı. Özellikle % O,5’e kadar kükürt içeren yakıtlarla çalışan yüksek devirli, dört zamanlı dizel motorlar için geliştirilmiştir. CD, CE, CF-4 ve CG-4 standartlarını da karşılar. |
CI-4 | 2002 tarihinde açıklanan çok ağır hizmet dizel motor yağı. 2004 egzoz emisyon standartlarını karşılayan dört zamanlı yüksek devirli motorlarda kullanılan motor yağı. Yüksek ve düşük sıcaklıklarda kararlılığı, piston depozit kontrolü, kurum kontrolü, korozyon ve yağ sarfiyatında kontrol özelliği daha fazladır. |
CJ-4 | 2007 API performans standartlarını karşılayan ağır hizmet dizel motorları için geliştirmiş üstün egzoz arındırma sıstemi sağlayan motor yağı. Yüksek sıcaklıkta gelişmiş antioksidan ve kurum kontrolü, düşük sıcaklıkta daha iyi pompalanabilirlik ve düşük yağ tüketimi özelliklerine sahiptir. Aynı zamanda Amerikan EPA 2007 standardını da karşılar. |
DİŞLİ YAĞLARI API SINIFI
API GL-1: Orta servis şartlarında çalışan spiral-bevel ve worm dişli akslarında ve bazı düz şanzumanlarda
API GL-2: API GL-1’in yeterli olmadığı worm dişli akslarında
API GL-3: Orta servis şartlarında çalışan düz şanzuman ve spiral bevel dişli akslarında.
API GL-4: Şok yüklemesi olmayan ağır servis şartlarında çalışan hipoid dişlilerde.
API GL-5: Şok yüklemesi bulunan, çok ağır servis şartlarında çalışan hipoid dişlilerde.
API GL-6: Ağır servis şartlarında çalışan, yüksek basınca maruz kalan dişlilerde.
MOTOR YAĞLARI SAE VİSKOZİTE SINIFI
SAE sınıflandırması diğerlerinden farklı olarak yağı düşük ve yüksek ısılardaki viskozitesine göre sınıflandırır, dolayısıyla bir miktar daha ayrıntılı olduğu söylenilebilir. SAE sınıflandırmasında derece W harfi ile ayrılan iki rakamdan oluşur. W, winter yani kış anlamındadır ve yağın düşük sıcaklıktaki viskozitesini gösterir. Örneğin 15W-40taki 15W gibi. Bu, aynı zamanda yağın baz viskozitesidir, yani polimer eklenmeden önceki asıl viskozitesi. Bu rakam ne kadar düşük olursa yağ o kadar ince olacağından, bu bize aynı zamanda yağın düşük ısılarda ne kadar akıcı olacağını ve motorun ne kadar kolaylıkla çalışacağını da gösterir. İkinci rakam yağın yüksek ısı viskozitesini verir. 15W-40taki 40 gibi. Bu rakam ne kadar yüksekse, yağ sıcakken o kadar viskoziteli, yani kalın demektir.
MOTOR YAĞININ BOZULDUĞUNU NASIL ANLARIZ?
Yağın laboratuar şartlarında fiziksel ve kimyasal olarak test edilmesi gerekir.
MOTOR YAĞI NEDEN KOYULAŞARAK KİRLİ GİBİ GÖRÜNÜR?
Motor yağının görevlerinden birisi de temizliktir. Kaliteli bir motor yağı, içeriğinde ki dağıtıcı ve deterjan katıkları sayesinde motorda oluşan kurum parçalarını dağıtarak bünyesine alır, metal yüzeylere yapışmasını engeller. Metal yüzeylere yapışanları da deterjanla temizler. Bu nedenle de motor yağı kirlenir. Dolayısıyla kirli görünen motor yağı, görevini iyi yerine getiriyor demektir.
MOTOR YAĞINA KATIK İLAVE EDİLMESİNE GEREK VAR MIDIR?
Motor yağları herhangi bir ekstra yağ katkısına gerek duyulmayacak şekilde dizayn edilmiştir. Bu nedenle yağ katkısı kullanılması, sanılanın aksine motora zarar bile verebilir. Şanzıman, diferansiyel ve direksiyon hidrolik sistemlerinde de kullanılan yağlara fazladan herhangi bir katkı ilave edilmesine gerek yoktur.
SENTETİK YAĞ İLE MİNERAL YAĞ ARASINDA NE FARK VARDIR?
Mineral yağlar, petrolün işlenmesiyle elde edilen baz yağa gerekli katıkların eklenmesiyle üretilir. Sentetik yağlar ise, laboratuar koşullarında çeşitli kimyasal işlemlerden geçtikten sonra gerekli katıkların eklenmesiyle elde edilir. Laboratuar ortamında farklı bir teknoloji ile üretilen sentetik yağlar, mineral yağlara oranla daha yüksek ve daha düşük sıcaklıklar ile yüksek basınca karşı daha dayanıklıdır.
MOTORLAR NEDEN YAĞ EKSİLTİR?
Yağ eksilmesi motorun teknolojisiyle ilgilidir. Yeni teknolojilerle üretilen modern motorlarda yüksek performans sağlamak amacıyla metaller (silindirler, pistonlar) birbirine daha yakın tasarlanmıştır. Motorlarda ki bu özellik yağın yıpranmasına, dolayısıyla da eksilmesine yol açar. Araç üreticileri, araçların belirli km. aralıkları için yağ eksiltme paylarını araç kitapçıklarında belirtmişlerdir. Sentetik yağlar mineral yağlara oranla daha az eksiltme yapmaktadırlar
SENTETİK YAĞ İLE MİNERAL YAĞ ARASINDA NE FARK VARDIR?
Mineral yağlar, petrolün işlenmesiyle elde edilen baz yağa gerekli katıkların eklenmesiyle üretilir. Sentetik yağlar ise, laboratuar koşullarında çeşitli kimyasal işlemlerden geçtikten sonra gerekli katıkların eklenmesiyle elde edilir. Laboratuar ortamında farklı bir teknoloji ile üretilen sentetik yağlar, mineral yağlara oranla daha yüksek ve daha düşük sıcaklıklar ile yüksek basınca karşı daha dayanıklıdır.